Arama
    Arama şekli

TAKLİT HÜKÜMLERİ

"TAHARET" TEMİZLİK...

MUTLAK VE MUZAF SU

SULARIN HÜKÜMLERİ
İDRAR VE BÜYÜK ABDESTLE...
NECASETLER
MÜTEHHİRAT...
KAPLARLA İLGİLİ HÜKÜMLER
ABDEST
FARZ GUSÜLLER
İSTİHAZE
HAYIZ
NİFAS (=LOHUSALIK)
ÖLÜYE DOKUNMA GUSLÜ
MUHTAZAR HÜKÜMLERİ
ÖLÜM SONRASI İLE İLGİLİ...
KABRİ AÇMAK
MÜSTEHAP GUSÜLLER
TEYEMMÜM

NAMAZ HÜKÜMLERİ

FARZ NAMAZLAR

MÜSTEHAP NAMAZLAR
KIBLE HÜKÜMLERİ
NAMAZDA BEDENİ ÖRTMEK
NAMAZ KILANIN ELBİSESİYLE...
NAMAZ KILANIN MEKÂNI
MESCİTLERE AİT HÜKÜMLER
EZAN VE İKAMET
NAMAZIN FARZLARI
KUNUT
NAMAZIN TERCÜMESI
NAMAZDAN SONRA OKUNAN...
RESULULLAH'A (S.A.A)...
NAMAZI BOZAN ŞEYLER
NAMAZDA MEKRUH OLAN...
FARZ NAMAZI BOZMANıN CAİZ...
NAMAZLA İLGİLİ ŞÜPHELER
İHTİYAT NAMAZI HÜKÜMLERİ
SEHİV (=YANILMA) SECDESİ
UNUTULAN SECDE VE...
NAMAZIN ŞART VE...
YOLCU NAMAZI
KAZA NAMAZI[54]
CEMAAT NAMAZI[55]
ÂYAT NAMAZIYLA İLGİLİ...
RAMAZAN VE KURBAN...
NAMAZ İÇİN NAİP TUTMAK

ORUÇ HÜKÜMLERI

HUMUS HÜKÜMLERİ

ZEKÂT HÜKÜMLERİ

HAC HÜKÜMLERİ

ALIŞ VERİŞ HÜKÜMLERI

ŞİRKET (ORTAKLIK)...

SULH (ANLAŞMA) HÜKÜMLERİ

KİRA HÜKÜMLERİ

CUALE (ÖDÜL KOYMA)...

MUZÂRAA ( EKİM ÜZERİNE...

MUSAKAT (SULAMA ÜZERİNE)...

KENDİ MALINDA TASARRUF...

VEKÂLET HÜKÜMLERİ

BORÇ HÜKÜMLERİ

HAVALE HÜKÜMLERİ

REHİN (İPOTEK) HÜKÜMLERİ

ZAMANET HÜKÜMLERİ

KEFALET HÜKÜMLERİ

VEDİA ( EMANET) HÜKÜMLERİ

ARİYET (ÖDÜNÇ ALIP VERME)...

NİKÂH (EVLİLİK) HÜKÜMLERİ

TALÂK HÜKÜMLERİ

GASP HÜKÜMLERİ

BULUNAN MALIN HÜKÜMLERİ

HAYVAN KESME VE AVLANMA...

YENİLECEK VE İÇİLECEKLERİN...

NEZİR (ADAK) VE AHD...

YEMİN ETME HÜKÜMLERİ

VAKIF HÜKÜMLERI

VASİYET HÜKÜMLERİ

MİRAS HÜKÜMLERI

İLMİHÂLE AİT TAMAMLAYICI...

TAKLİT HÜKÜMLERİ

TAHARET (TEMİZLİK)...

MUTLAK VE MUZAF SU

Suların Hükümleri
İDRAR VE BÜYÜK ABDESTLE...
NECASETLER (PİSLİKLER)
TEMİZLEYİCİ ÇEŞİTLERİ
KAPLARLA İLGİLİ HÜKÜMLER
ABDEST
FARZ GUSÜLLER
İSTİHAZE
HAYIZ
NİFAS (=LOHUSALIK)
ÖLÜYE DOKUNMA GUSLÜ
MUHTAZARLA İLGİLİ...
ÖLÜM SONRASI İLE İLGİLİ...
Kabri Açmak
MÜSTEHAP GUSÜLLER
TEYEMMÜM

NAMAZ HÜKÜMLERİ

FARZ NAMAZLAR

MÜSTEHAP NAMAZLAR
KIBLE HÜKÜMLERİ
NAMAZDA BEDENİ ÖRTMEK
Namaz Kılanın Elbisesiyle İlgili...
NAMAZ KILINAN MEKÂN
Mescitlere Ait Hükümler
EZAN VE İKAMET
NAMAZIN FARZLARI
Kunut
NAMAZDA OKUNAN ŞEYLERİN...
Namazdan Sonra Okunan...
Resulullah'a (s.a.a) Salavat
NAMAZI BOZAN ŞEYLER
NAMAZDA MEKRUH OLAN...
FARZ NAMAZI KESMENİN CAİZ...
NAMAZLA İLGİLİ ŞÜPHELER
İHTİYAT NAMAZI
SEVİH (=YANILMA) SECDESİ
UNUTULAN SECDE VE...
NAMAZIN ŞART VE CÜZLERİNİ...
YOLCU NAMAZI
KAZA NAMAZI
CEMAAT NAMAZI
ÂYAT NAMAZIYLA İLGİLİ...
RAMAZAN VE KURBAN...
NAMAZ İÇİN NAİP TUTMAK

ORUÇ HÜKÜMLERİ

HUMUS HÜKÜMLERİ

ZEKÂT HÜKÜMLERİ

HAC HÜKÜMLERİ

ALIŞ VERİŞ HÜKÜMLERİ

ŞİRKET (ORTAKLIK)...

SULH (UZLAŞMA) HÜKÜMLERİ

KİRA HÜKÜMLERİ

CÜÂLE (ÖDÜL KOYMA)...

MÜZÂRAA (EKİM ÜZERİNE...

MÜSAKAT (SULAMAK ÜZERİNE...

KISITLILARLA İLGİLİ...

VEKÂLET HÜKÜMLERİ

BORÇ HÜKÜMLERİ

HAVALE HÜKÜMLERİ

REHİN (İPOTEK) HÜKÜMLERİ

ZAMANET (MALA KEFİL...

KEFALET HÜKÜMLERİ

VEDİA (EMANET) HÜKÜMLERİ

ARİYET (ÖDÜNÇ VERME)...

EVLİLİK HÜKÜMLERİ

TALÂK HÜKÜMLERİ

GASP HÜKÜMLERİ

BULUNAN MALIN HÜKÜMLERİ

HAYVAN KESME VE AVLANMA...

YİYECEK VE İÇECEKLERLE...

NEZİR (ADAK) VE AHD...

YEMİN ETME HÜKÜMLERİ

VAKIF HÜKÜMLERİ

VASİYET HÜKÜMLERİ

MİRASLA İLGİLİ HÜKÜMLER

İLMİHÂLE AİT TAMAMLAYICI...

SAVUNMA HÜKÜMLERİ

GÜNÜMÜZDE KARŞILAŞILAN...

TERİMLER SÖZLÜĞÜ

Not

Taklit Hükümleri

Taharet Hükümleri

Namaz Hükümleri

Namazın Önem ve Şartları
Namaz Vakitleri
Kıble Hükümleri
Namaz Kılanın Yeri
Mescit Hükümleri
Diğer Dinî Yerlerin Hükümleri
Namaz Kılanın Elbisesi
Gümüş ve Altın Kullanmak
Ezan ve İkaamet
Kıraat Hükümleri
Zikir
Secde Hükümleri
Selâm Vermenin Hükümleri
Namazı Batıl Eden Şeyler
Namazdaki Şüphelerin...
Kaza Namazı
Büyük Oğlun Babasının...
Cemaat Hükümleri
İmamın Kıraatinin Sahih...
Malul İmam
Kadınların Cemaat Namazına...
Namazda Ehlisünnet'e Uymak
Cuma Namazı
Ramazan ve Kurban Bayramı...
Yolcu Namazı
İşi Yolculuk Olan Veya...
Talebelerle İlgili Hükümler
Şer'î Mesafeye Gitmeği ve On...
Ruhsat Haddi
Günah Yolculuğu
Vatan Hükümleri
Kadının Kocasına Tâbi Oluşu
Büyük Şehirlerin Hükümleri
Namaz İçin Naip Tutmak
Âyât Namazı
Nafileler
Namazla İlgili Diğer Hükümler

Oruç Hükümleri

Humus

Cihad Hükümleri

Marufu Emretmek ve Münkerden...

Haram Alış Verişler

Tıbbî Konular

Öğretim ve Öğrenim

Basım, Telif ve Sanat Eserleri...

Gayrimüslimlerle Muamele

Zalim Devlette Çalışmak

Şöhret Elbisesi ve Giyimle...

Batı Kültürünü Taklit...

Sigara ve Uyuşturucu Kullanmak

Sakal Tıraşı

Günah Toplantılarında...

Dua Yazmak ve İstihare

Dinî Programlar Düzenlemek

Vurgunculuk ve İsraf

Alış Veriş Hükümleri

Ticaretle İlgili Çeşitli Konular

Faiz Hükümleri

Şufa (Ön Alım) Hakkı

Kira

Malî Kefalet

Rehin (İpotek)

Ortaklık

Hibe

Borç

Sulh

Vekâlet

Sadaka

Ariyet ve Emanet

Vasiyet

Gasp

Kısıtlılık ve Baliğ Olma...

Mudarebe

Banka İşlemleri

Devlet Malları

Vakıf

Mezarlık Hükümleri

Soru 940: Bir grup, vakıf özel yöneticisinden izin almaksızın, merkez camii medresesiyle camiye bitişik olan hüseyniyenin mutfağı arasındaki kütüphaneyi yıkıp camiye eklemişlerdir. Acaba onların yaptığı bu iş sahih midir? Ve acaba orada namaz kılmak caiz midir?

Cevap: Kütüphane yerinin sadece kütüphane için vakfedildiği ispatlanırsa, bu durumda hiç kimse onu değiştirip camiye dönüştüremez; orada namaz kılmak da caiz değildir; kütüphaneyi yıkan kimseye onu eski hâline getirmesi farzdır; fakat özel olarak kütüphane için vakfedildiği ispatlanmazsa, orada namaz kılmanın sakıncası yoktur.

Soru 941: Bir yerin geçici bir süre için, örneğin on yıllığına cami olarak vakfedilmesi ve bu müddet bittikten sonra tekrar vakfeden kişinin veya onun mirasçılarının mülkiyetine geçmesi caiz midir?

Cevap: Bu iş geçici vakıf olarak sahih değildir ve bununla cami olma unvanı da gerçekleşmez; fakat o mekânın belli bir zamana kadar namaz kılanlar için tahsis edilmesinin sakıncası yoktur. 

Soru 942: Bölge halkının cenazelerini defnetmeye yeterli yeri olmayan mezarlığın yanında vakfedilmiş bir arsa bulunmaktadır. Mezarlık için uygun bir konumda bulunan bu arsanın mezarlığa dönüştürülmesi caiz midir?

Cevap: Cenazelerin defnedilmesi dışında bir amaçla vakfedilmiş olan bir yeri bedeli ödenmeksizin mezarlık yapmak caiz değildir; fakat kazanç sağlamak için vakfedilmişse, bu durumda şer'î yöneticisi, oraya cenaze defnedilmesini vakfın yararına ve maslahatına uygun görürse, bu iş için kiraya verebilir.

Soru 943: Bazı vakıf arsaları yol genişletme, yol açma, umumî parklar ve kamu binaları inşa etme projeleri içerisinde yer almaları dolayısıyla, bazı resmî kuruluşlarca vakıfların şer'î yöneticilerinden izin alınmaksızın ve vakfın ücreti ve kirası ödenmeksizin müsadere edilmiştir. Acaba resmî dairelerin bu teşebbüsü caiz midir? Yine bu vakıflarda tasarrufta bulunanların onun bedelini veya değerini ödemeleri gerekir mi? Ve acaba tasarruf edenlerin tasarruf anından itibaren tasarruflarının emsalinin ücretini mi ödemeleri gerekir? Acaba resmî kuruluşlarca vakıfların değeri veya karşılığında başka bir şey verilirken şer'î hâkimden izin almak gerekir mi, yoksa Vakıflar Müdürlüğü'nün veya vakıf yöneticisinin vakfın bedeli veya değeri konusunda vakfın yarar ve çıkarlarını gözeterek onlarla anlaşması yeterli midir? 

Cevap: Herhangi bir kimsenin, vakıfların şer'î yöneticisinden izin almadan onda tasarruf etmesi caiz değildir. Bunun gibi eğer kazanç getirmesi amacıyla yapılan vakıf türünden ise, ancak vakıf yöneticisinden kiralandıktan sonra onda tasarruf etmek caizdir. Yine vakfedildiği yönde yararlanılması mümkün olan vakfı satmak veya başka bir şeye dönüştürmek caiz değildir; bu esnada eğer birisi vakfı zayi ederse, onu karşılamakla yükümlüdür ve eğer şer'î yöneticisinden kiralamadan vakıfta tasarruf eder ve ondan yararlanırsa, bu durumda onun emsalinin ücretini ödemekle yükümlü olur ve vakıf yönünde harcaması için emsalinin ücretini vakfın şer'î yöneticisine vermesi farzdır. Bu konuda özel kişiler ve kamu kuruluşları arasında hiçbir fark yoktur. Vakıf yöneticisinin, vakıfların çıkar ve menfaatini gözeterek hâkime müracaat etmeksizin vakıflarda tasarruf eden veya onları zayi eden kişilerle ücret veya vakıfların bedeli üzerinde anlaşması caizdir.

Soru 944: Vakfedilen bir arsanın sadece hayvanların geçmesi için uygun olan bir yolu vardır. Şimdi etrafında evler yapılması nedeniyle [insanların da geçmesini sağlayacak şekilde] yolu genişletmek gerekiyor. Acaba bu yolu, yarısı şahsî emlâkten ve yarısı da vakfedilen yerden olmak üzere eşit bir şekilde  iki taraftan genişletmek caiz midir? Eğer caiz değilse, acaba yolu genişletmek için vakfın yöneticisinden yerin bu miktarını kiralamak caiz midir? 

Cevap: Gerekli bir zaruret veya vakıftan yararlanabilmek için vakfın kendisinin yola ihtiyacı olması dışın-da, vakfı geçit ve yola dönüştürmek caiz değildir; ancak kazanç sağlamaya yönelik vakıf arsasını vakfın çıkarlarını gözeterek yol genişletmek için kiralamanın sakıncası yoktur. 

Soru 945: Yirmi yıl önce bir arsa, cenazelerini defnetmeleri için bir bölge ahalisine vakfedilmiştir. Vakfeden kişi, vakfın yöneticiliğini kendisine ve kendisinden sonra da vakfiyede adını kaydettiği o şehirdeki âlimlerden birine bırakmış ve bu âlimin ölümünden sonra da yöneticinin nasıl seçileceğini belirlemiştir. Acaba vakfın şimdiki yöneticisinin, vakfı veya vakfın bazı şartlarını değiştirmeye ya da ona başka şartlar eklemeye hakkı var mıdır? Eğer bu değişiklik, örneğin arsanın araba parkına tahsis edilmesi gibi vakfedildiği amacı değiştirirse, acaba bu durumda vakfın mevzusu hâlâ geçerli sayılır mı? 

Cevap: Vakfın teslim alınmasıyla şer'an gerçekleşip geçerli olmasından sonra vakfeden kişinin veya yöneticisinin vakfı değiştirmesi ve başka bir şeye dönüştürmesi ve yine vakfın bazı şartlarını değiştirmesi ve ona yeni şartlar eklemesi caiz değildir; vakfın önceki durumundan değiştirilmesiyle de o şey vakıf olmaktan çıkmaz.

Soru 946: Bir kimse dükkanını camiye bağlı bir karz-ı hasen[1] fonu kurulması için vakfetmiştir. Bu adamın ölümünden sonra yıllardan beri kapalı olan bu dükkan şimdi yıkılmaya yüz tutmuştur; acaba bu dükkandan başka amaçlar için yararlanmak caiz midir?





[1]- [Karz-ı hasen: Faizsiz olarak verilen borç.]



Cevap: Eğer karz-ı hasen fonu kurulması için dükkanın vakfı tamamlanmış ve şimdilik o cami için karz-ı hasan fonu kurmaya gerek duyulmuyorsa, bu durumda başka camilere ait karz-ı hasen sandıklarının bu mekândan yararlanmalarının sakıncası yoktur.

Soru 947: Bir kimse bir tarlayı su hissesiyle birlikte belli bir camide muharrem veya safer aylarının gecelerinin birinde İmam Hüseyin (a.s) ve İmam Ali'nin (a.s) şehadet gecesinde mersiye okunması (gelirini bu ağıt merasimlerinde harcamak) için vakfeder. Daha sonra mirasçılarından birine bu yeri, üzerinde hastane yapılması için Sağlık Bakanlığı'na vermesini vasiyet eder; bu konuda hüküm nedir?

Cevap: Bir vakfı, menfaat vakfından (kazanç sağlamak için yapılan vakıf) intifa vakfına (bir işte yararlanmak için yapılan vakıf) dönüştürmek caiz değildir; fakat vakfın maslahatına uygun olması şartıyla gelirini vakıf doğrultusunda harcamak gayesiyle o yer üzerinde hastahane yapılması için kiraya verilmesinin sakıncası yoktur.

Soru 948: Vakfedilen araziler üzerinde musalla[1] veya hüseyniye inşa edilmesi caiz midir?





[1]- [Musalla: Sözcük anlamı namaz kılınan yer olan musalla, daha çok cuma, bayram ve cenaze namazları kılmaya mahsus açık geniş yerlere denir.]



Cevap: Vakfedilen araziler, cami veya hüseyniye vs. olarak yeniden vakfedilemez ve hiç kimsenin bu yerleri musalla veya halkın ihtiyaç duyduğu umumî bir kurum inşa edilmesi için karşılık almaksızın bırakması câiz değildir. Fakat bu arazi üzerinde musalla, okul veya hüseyniye yapılması için şer'î yöneticisi tarafından kiraya verilmesinin sakıncası yoktur; mezkur arazilerin kira gelirini ise, vakfiyede belirlenmiş amaçlar için kullanmak gerekir.

Soru 949: Umumî (genel) vakıf ve hususî (özel) vakıf ne anlama gelir? Bazıları hususî vakfı, vakfeden kişinin maksadının aksine değiştirmenin ve onu özel mülke dö-nüştürmenin caiz olduğunu ileri sürerler; acaba bu sahih midir?

Cevap: Vakıfta umumîyet (genellik) ve hususiyet (özellik) mevkufun aleyhlere, yani vakfedilen kimselere göredir. Dolayısıyla hususî vakıf belli bir kişi veya kişilere yönelik vakıftır; kendi evlâtlarına veya örneğin, "Ahmet'le soyundan gelenlere…" yapılan vakıf gibi. Umumî vakıf ise camiler, dinlenme yerleri, medreseler vb. umumî maslahat ve amaçlara yönelik vakıftır. Üçüncü bir vakıf türü de fakirlere, yetimlere, hastalara ve yolda kalanlara vb. genel sınıflara yönelik vakıflardır. Bu üç vakıf türünün vakıf olmaları açısından aralarında fark yoktur; ama hüküm ve sonuçları bakımından farklıdırlar. Örneğin, umumî maslahat ve amaçlara yönelik vakıfta ve yine genel sınıflara yönelik vakıfta vakfın bir kimse tarafından kabul edilmesi ve vakıf akdi okunurken mevkufun aleyhlerden birisinin varlığı şart değildir; hâlbuki hususî vakıfta bunlar şarttır. Nitekim camiler, okullar, mezarlıklar ve köprüler gibi umumî amaç ve maslahatlara yönelik vakıflar intifa (yararlanma) şeklinde yapılan vakıflar olup, hiçbir durumda ve hatta yıkılıp tahrip olsalar bile satılmaları caiz değildir. Ancak hususî vakıf ve genel sınıflara yönelik vakıf, menfaat, yani kazanç sağlamak için yapılan vakıflar olup, bunların bazı istisnaî durumlarda satılması ve değiştirilmesi caizdir.