Soru 410: Eğer kasıtlı öldürmede, maktulün kan sahiplerinin tümü bulûğ çağına ermemiş çocuk veya deli olursa, onların zorunlu velisi (baba veya babanın babası) veya mahkemenin seçtiği kayyımın kısas veya diyet talep etme hakkı var mıdır? Cevap: Bulûğ çağına ermemiş çocuk ve deliye velâyet delillerinin tümünden anlaşıldığı kadarıyla, kanun koyucu tarafından onlar için veli tayin edilmesi, onların maslahat ve çıkarlarını koruma amacına yöneliktir. Dolayısıyla, söz konusu meselede, onların şer'î velisi onların maslahat ve çıkarlarını gözetmelidir ve onun kısas, diyet ve karşılıklı veya karşılıksız affetmeye dair tercihi geçerlidir. Ancak çocuk ve delinin çıkarlarının teşhisinde durum tüm yönleriyle ve bu cümleden bulûğ çağına yakın veya uzak olması göz önünde bulundurulmalıdır. |
Soru 411: Eğer uzuvları tam bir insana karşı bir suç işlenirse, acaba onun babası veya babasının babası, suça maruz kalanın kendisi için, izni olmaksızın diyet talep etmek ve almak hakkı var mıdır? Yani onun babası veya babasının babası talep ettiğinde, suçlunun, kendisine karşı suç işlediği kimseye diyet vermesi farz mıdır? Cevap: Bulûğ çağına ermiş ve aklî dengesi yerinde olan suça maruz kalmış kimse üzerinde babası ve dedesinin velâyeti yoktur ve onun izni olmaksızın hakkını talep edemezler. |
Soru 412: Baliğ olmayan çocukların velisi onların velisi olarak, onlara miras bırakanın, mirasın üçte birini aşan bölümüyle ilgili vasiyetine de izin verebilir mi? Cevap: Çocukların şer'î velisi, onların maslahat ve çıkarlarını gözeterek buna izin verebilir. |
Soru 413: Baba, anneye oranla çocuklar üzerinde daha fazla hak veya önceliğe sahip midir? Eğer babanın veya babanın babasının bir önceliği yoksa ve anne ile baba eşit haklara sahiplerse, acaba ihtilâflı konularda babanın mı, yoksa annenin mi sözü önceliklidir? Cevap: Bu, haklara göre değişir; çocuğun velâyeti babanın ve babanın babasına aittir. Erkek çocuğun bakımı iki yaşına kadar ve kız çocuğunun bakımı yedi yaşına kadar anneye ve bundan sonra babaya aittir. Çocuğun ebeveynine itaat etmesine dair anne ve babanın hakkı ve onlara eziyet etmenin haram oluşu konusunda anne ve baba aynıdır. Çocukların annenin durumunu da-ha fazla gözetmeleri gerekiyor. Çünkü hadiste, "Cennet anaların ayakları altındadır." buyurulmuştur. |
Soru 413: Baba, anneye oranla çocuklar üzerinde daha fazla hak veya önceliğe sahip midir? Eğer babanın veya babanın babasının bir önceliği yoksa ve anne ile baba eşit haklara sahiplerse, acaba ihtilâflı konularda babanın mı, yoksa annenin mi sözü önceliklidir? Cevap: Bu, haklara göre değişir; çocuğun velâyeti babanın ve babanın babasına aittir. Erkek çocuğun bakımı iki yaşına kadar ve kız çocuğunun bakımı yedi yaşına kadar anneye ve bundan sonra babaya aittir. Çocuğun ebeveynine itaat etmesine dair anne ve babanın hakkı ve onlara eziyet etmenin haram oluşu konusunda anne ve baba aynıdır. Çocukların annenin durumunu da-ha fazla gözetmeleri gerekiyor. Çünkü hadiste, "Cennet anaların ayakları altındadır." buyurulmuştur. |
Soru 414: Kendisinden iki çocuk sahibi olduğum kocam şehit oldu. Kayın biraderim ve kayınvalidem çocuklarımı ve onların tüm mallarını ve eşyalarını aldılar ve bana geri vermek istemiyorlar. Çocuklarımın hatırı için evlenmediğim ve bundan böyle de evlenmek istemediğim dikkate alınırsa çocuklara ve mallarına gözetim hakkı kime aittir? Cevap: Yetim çocuklara bakmak, şer'î mükellefiyet yaşına ulaşıncaya kadar annelerinin hakkıdır. Ancak ço-cukların mallarına velâyet yetkisi onların şer'î kayyımına aittir ve eğer kayyımları yoksa şer'î hâkime aittir. Çocukların amcası ve babaannesi çocuklara ve mallarına bakma ve velâyet hakkına sahip değildir. |
Soru 415: Baliğ olmayan çocukların velilerinden bazısı, ölen kişinin karısı evlendikten sonra o kadın ve himayesindeki çocukların, babalarından kalan mirastaki hisselerinden, örneğin evlerinden ve ihtiyaç duydukları diğer şeylerden yararlanmalarını engelliyor; acaba çocukların hisselerini onlara bakan annelerine teslim etmeye zorlayacak bir ruhsat var mıdır? Cevap: Çocukların şer'î velisinin girişimleri onların maslahat ve çıkarlarına uygun olmalıdır ve maslahatın teşhisi onun görevidir. Ancak bunun aksine davranır da ihtilâf çıkmasına neden olursa şer'î hâkime müracaat edilmelidir. |
Soru 416: Baliğ olmayan çocukların kayyımı onların çıkarlarını koruyarak mallarıyla ticaret yapması doğru mudur? Cevap: Çocukların maslahat ve çıkarlarını gözetmek kaydıyla sakıncası yoktur. |
Soru 417: Ölen kişinin dede, amca, dayı ve karısı arasında çocuklara ve mallarına velâyet ve kayyımlık hakkı kime aittir? Cevap: Yetim çocuğun ve mallarının şer'î velâyeti sadece babasının babasına, bakımı ise annesine aittir; amca ve dayının velâyet ve bakım hakkı yoktur. |
Soru 418: Yetim çocukların mallarını, babalarının ba-basının nezareti altında ve doğrudan karışamaması kay-dıyla savcının izniyle çocukların bakımını üstlenmesi karşısında annelerinin yetkisine vermek caiz midir? Cevap: Çocukların şer'î velisi olan babalarının ba-basının muvafakati olmadan bu iş caiz değildir. Ancak yetim çocukların mallarının dedelerinin kontrolünde kalması onları zarara uğratıyorsa, bu durumu engellemeli ve onların mallarına velâyet hakkını ehil gördüğü kimseye, anneleri olsun veya başka birisi olsun, vermelidir. |