Gusül yapamayan kimse, gusülsüz yapılması caiz olmayan bir işi yapmak isterse, gusül bedeli teyemmüm yapmalıdır. Abdest alamayan kimse, abdestsiz yapılması caiz olmayan bir iş yapmak isterse, abdest bedeli teyemmüm etmelidir. |
Cünüplükten dolayı teyemmüm edilirse, namaz için abdest alınması gerekmez. Ama diğer gusüllerden dolayı teyemmüm edilirse, abdest alınması gerekir. Eğer abdest alınamazsa, abdest bedeli olarak da başka bir teyemmüm edilmelidir. |
Gusül bedeli teyemmüm edilir ve sonra abdesti bozan bir iş gerçekleşirse, sonraki namazlar için gusledilemediği takdirde, abdest alınmalıdır. Eğer abdest de alınamazsa, abdest bedeli olarak ikinci bir teyemmüm edilmelidir. |
Vazifesi abdest ve gusül bedeli olarak teyemmüm etmek olan kimse, bu iki teyemmümle yetinir; fazla teyemmüm etmesi gerekmez. |
Teyemmüm etmesi gereken kimse, bir iş için teyemmüm ederse, teyemmüm ve özrü devam ettiği sürece, gusül veya abdestle yapılması gereken işleri, bu teyemmümle yapabilir. Ama suyu olduğu hâlde cenaze namazı için veya uyumak için teyemmüm etmişse, bu teyemmümle yalnızca kendisi için teyemmüm ettiği işi yapabilir. Farz ihtiyat gereği, teyemmümü mubah kılan özür, vaktin darlığı imişse, onunla da başka işler yapılmamalıdır. |
Birkaç yerde teyemmümle kılınan namazların iade edilmesi, müstehaptır: 1) Suyu kullanmaktan korktuğu hâlde, bilerek kendini cünüp edip teyemmümle namaz kılmışsa. 2) Su bulamayacağını bildiği veya zannettiği hâlde bilerek kendini cünüp edip teyemmümle namaz kılmışsa. 3) Vaktin sonuna kadar su aramaya gitmeyip teyemmümle namaz kılmış olan kimse, sonra aradığı taktirde su bulunacağını anlarsa. 4) Bilerek namaz ertelenir ve vaktin sonunda teyemmümle namaz kılınırsa. 5) Suyun bulunmayacağını bildiği veya zannettiği hâlde, mevcut olan suyunu dökmüşse. |