Her namazdan önce gördüğü çok istihaze kanı kesilir ve tekrar gelmeye başlarsa, her namaz için gusletmesi gerekir. Ama kan, gusülden sonra ama namazdan önce kesilir ve namazı kılamayacak kadar vakit dar olursa, aynı gusülle namazı kılabilir. Abdest için de aynı hükümler geçerlidir. |
Çok istihaze kanı gören kadının durumu değişir ve az istihaze kanı görmeye başlarsa, kılacağı ilk namaz için çok istihaze kanın ve sonraki namazlar için az istihaze kanın hükümlerini uygulamalıdır. Aynı şe-kilde normal istihaze kanı gören kadın, artık az istihaze kanı görmeye başlarsa, kılacağı ilk namaz için normal istihaze kanın ve sonraki namazlar için de az istihaze kanın hükümlerini uygulamalıdır. |
İstihaze kanı gören kadın, üzerine farz olan işlerden herhangi birini, hatta pamuğu değiştirmeyi terk ederse, namazı batıl olur. |
Az istihaze kanı gören kadın, namaz dışında, abdestli olmayı gerektiren bir iş yapmak isterse, örneğin, herhangi bir yerini Kur'ân'ın yazısına dokundurmak isterse, abdest almalıdır. Farz ihtiyat gereği, namaz için almış olduğu abdest, yeterli sayılmaz. |
İstihaze kanı gören kadının Mescid-i Haram ve Mescid-i Nebevî'ye girmesinin, diğer camilerde durmasının ve farz secdesi olan sureleri okumasının sakıncası yoktur. Ama kocasıyla cinsel ilişkide bu-lunması, farz ihtiyat gereği ancak -farz namazlar için gerekli olan abdest alma, bez ve pamuğu değiştirme gibi işleri yapmamış olsa da- guslettiği takdirde, helâl olur. |
Normal veya çok istihaze kanı gören kadın, namaz vaktinden önce herhangi bir yerini Kur'ân yazısına dokundurmak isterse, gusletmesi ve abdest alması gerekir. |
Âyat namazı, istihaze kanı gören kadına da farzdır. Âyat namazı için de günlük namazlar için açıklanan şeyleri yapması gerekir. |
Günlük namaz vaktinde üzerine âyat namazı farz olan müstehaze kadın, her ikisini peş peşe kılmak istese de, günlük namazı için gereken bütün şeyleri, âyat namazı için de yapmalıdır. Farz ihtiyat gereği, her ikisi için bir gusül ve abdestle yetinmemelidir. |
İstihaze kanı gören kadın, kaza namazı kılmak isterse, eda olarak kıldığı namazlar için gereken bütün şeyleri yapmalıdır. |
Kadın, kendisinden gelen kanın, yara kanı olmadığını ve şer'î açıdan hayız ve nifas (=lohusalık) kanının hükmünü taşımadığını bilirse, farz ihtiyat gereği istihaze kanın hükümlerini uygulamalıdır. Hatta istihaze kanı mı, yoksa diğer kanlar mı olduğu hususunda şüpheye düşerse, diğer kanların özelliklerini taşımadığı takdirde, farz ihtiyat gereği istihaze kanın hükümlerini uygulamalıdır. |