• Nombre de visites :
  • 2028
  • 21/6/2009
  • Date :

Hayatın Manası (1)

hayat

HÜLASA Kat'iyyen bil ki:

Yaratılışın en yüksek gayesi ve fıtratın en yüce neticesi Allah’a imandır. Ve insaniyetin en yüce mertebesi ve beşeriyetin en büyük makamı, Allah’a iman içindeki marifetullahtır.(Allah bilgisi).

  Cinn ve insin en parlak saadeti ve en tatlı nimeti, o marifetullah içindeki muhabbetullahtır(Allah aşkı). Ve insan ruhu için en hâlis mutluluk ve insan kalbi için en saf sevinç, o muhabbetullah içindeki ruhani lezzettir. Evet bütün hakikî saadet ve hâlis mutluluk ve şirin nimet ve safi lezzet elbette marifetullah ve muhabbetullahtadır.

  Onlar, onsuz olamaz. Cenab-ı Hakk'ı tanıyan ve seven, nihayetsiz saadete, nimete, nurlara, sırlara; ya bilkuvve veya bilfiil sahiptir. Onu hakikî tanımayan, sevmeyen; nihayetsiz sıkıntılara, elemlere ve şüphelere manen ve maddeten mübtela olur. Evet şu perişan dünyada, âvâre insanlar içinde, semeresiz bir hayatta; sahibsiz, hâmîsiz bir surette; âciz, miskin bir insan, bütün dünyanın sultanı da olsa kaç para eder. İşte bu âvâre insanlar içinde, bu perişan fâni dünyada; insan, sahibini tanımazsa, mâlikini bulmazsa, ne kadar çaresiz olduğunu herkes anlar. Eğer sahibini bulsa, mâlikini tanısa, o vakit rahmetine iltica eder, kudretine istinat eder. O vahşetli dünya, bir tenezzühgâha döner ve bir ticaret yeri olur.

Allah kendi cemalini(güzelliğini) ve kemalini(azametini, kudretini) görmek ve göstermek için kainatı ve insanoğlunu yaratmıştır.

  Kainat bir seyir yeridir. İnsan, eşyanın yaratılışında ve varlıkların sanatındaki latif incelik ve nazenin güzellikleri görüp kendisine verilen akıl, göz, kalp, vicdan gibi maddi ve manevi cihazlarla kainatta Allah’ın kudsi isimlerinin tecellilerini tefekkür ederek(düşünerek) görmek, bilmek suretiyle Rabbini tanımalı ve iman etmelidir. İnsanın vazifesi Allah’ın kudsi isimlerinin gizli definelerini açmaktır. Zat-ı Akdes’i(Allah’ı) o isimleriyle tanımaktır. Kanatta ve insanda esma-i hüsnanın her birinin tecellileri vardır. Mesela kainattaki kusursuz düzen “Alim, Kadir” isimlerini; büyük, küçük her türlü canlıya verdiği ihtiyacı olan çeşit çeşit nimetler “Mün’im” ismini; benzersiz güzellikte yarattığı varlıklar “Bedii, Musavvir” isimlerini gösterir.

İnsan Allah’ın kendine taktığı garib sanatları ve latif cilvelerini bilip hayatında ortaya çıkarmalı, göstermelidir.

  Yani insan ilan edicilik makamındadır. Mesela hastalıktan iyileşmemiz “Şafi” isminin, yediğimiz çeşit çeşit rızıklar “Rezzak” isminin, insanların dalaletten imana gelmesi “Mümin, Hadi” isminin, tevveleri çok kabul edip günahları bolca bağışlaması “Gaffar, Tevvab” isimlerinin tezahür etmesi, ortaya çıkmasıdır. Kainat ve küçük bir kainat olan insan, Allah’ın kudret kalemiyle yazılmış hikmetli bir sözdür. Bu sözü okuyup anlamlandıran da insan olacaktır. İşte bunları görmek, bilmek ve Allah’ı tesbih, takdis, tenzih ve istihsan etmelidir. Yani bu harikalıklar karşısında “Sübhanallah, elhamdülillah, maşaallah, Allahü ekber” şeklinde Allah zikredilmelidir.


Hayat Mûcizesi

ALLAH'IN İLİM, KUDRET VE HAYAT SIFATLARI

 

  • Yazdır

    Arkadaşlarına gönder

    Yorumlar (0)