• Nombre de visites :
  • 4008
  • 16/12/2007
  • Date :

ULULEMR'E İTAAT EDİN

ululemr

  Ayetin açıklamasına geçmeden önce "hüccet" teriminden ne kastedildiğini bilmekte yarar var:

  Hüccet iki türlüdür: Mevzuî hüccet ve tarikî hüccet.

  Mevzui hüccet, bizzat uyulması gereken hüccete denir. Amaç, bizzat kendisidir, bizi bir hüccete götürdüğü ve ona götüren bir yol olduğu için esas alınmaz. Allah"ın kitabı Kur"ân-ı Kerim ve Hz. ve Peygamber"in (s.a.a) sünneti gibi. Her ikisi de mevzui hüccettirler, tarikî değildir. Bunu yüce Allah"ın şu buyruğundan anlıyoruz:

"Ey inananlar, Allah"a itaat edin, Peygamber"e ve içinizden olan ululemre de itaat edin…"[1]

  Bu ayet ve başka bir takım ayetlerden mevzui hüccet anlaşılır.

  Tarikî hüccetten maksat, bizatihi hücceti keşfeden ve bizi ona götüren hüccettir. İcma, haber-i vahid ve sire gibi. Bunlar, Allah ve Resul"ün hükmüne ulaştıran birer tarik ve yoldur.

  Şimdi ayetin açıklamasına gelelim. "Ululemr" ayeti, Ehlibeyt"in merciliğine ve masumluk vasfına delalet eden ayetlerden bir diğeridir.

  Bu ayette "Allah"a itaat"ten maksat, Allah Resulü"nün mübarek kalbine vahiy ünvanıyla nazil olan ahkam ve emirlere uymaktır. Başka bir deyişle Allah"a itaaat, Kur"ân"daki kelamına itaatten ibarettir.

  "Resulullah"a (s.a.a) İtaat" ise iki kısımdır:

  1- Teşri ve ayrıntılarda itaat, yani Kur"ân"da açıklanmayan hükümlerde Allah Resulü"ne (s.a.a) itaat etmek. Bilindiği üzere ahkamın ayrıntıları Kur"ân"da açıklanmamıştır. Hatta namaz, oruç, hac, cihat v.s. gibi hükümlerin çoğu genel bir şekilde beyan edilmiş, açıklaması ve ayrıntıları Allah Resulü"ne (s.a.a) bırakılmıştır.

Yüce Allah şöyle buyuruyor:

"…ve sana da, onlara ne indirildiğini açıkça anlatman, düşünmelerini sağlaman için Kur"ân"ı indirdik."[2]

  2- Yararı Müslümanlara dönük olan işlerde Allah Resulü"ne (s.a.a) itaat, yani Hz. Peygamber"in şahsî görüş ve emirlerine uymak. Başka bir tabirle ümmetin düzenini sağlama amaçlı, vali ve İslâm toplumunun yöneticisi olması hasebiyle vermiş olduğu emirlere ve sözlere uymak; valilerin tayini, ordunun cihat için hazırlanması gibi.

Yüce Allah şöyle buyuruyor:

"Biz sana kitabı, insanlar arasında Allah"ın sana gösterdiği gibi hükmedesin diye gerçek olarak indirdik…"[3]

"Ulu"l-emr"e itaate" gelince, ululemr -daha sonra onların kimler olduğuna değineceğiz- büyüklerden bazılarına göre, teşrii makam değildir. Tefsiru"l-Ayyaşî"de bu hususta İmam Bakır"dan (a.s) şöyle rivayet edilir:

"Ayet, Ali ve Ehlibeyt İmamları hakkında nazil olmuştur. Yüce Allah onları peygamberlerin yerlerine bırakmıştır; şu farkla ki onlar hiçbir şeyi helal ve haram etmezler."[4]

  İmamlar ilâhî ahkam ve ayetleri Allah Resulü"nün (s.a.a) şeriatına göre, Müslümanlar arasında tebliğ ve beyan ederler; Müslümanların işlerinde müdahele hakkına sahiptirler. Halkın onlara itaat etmesi gerekir. Bu nedenle onlara itaat, Allah Resulün"e (s.a.a) itaatle yan yana söz konusu edilmiştir. Ayetin devamında yer alan şu cümle çıkarsamamızı destekler niteliktedir:

"Eğer bir şey hakkında aranızda anlaşmazlık çıkarsa, onu Allah"a ve Rasulüne sunun, eğer Allah ve kıyamete imanınız varsa."[5]

Ayetin Ulu"l-Emr"in Masumiyetine Dair Delaleti

  Kısacası: Allah (c.c), ululemr"e kayıtsız şartsız itaati istemiştir ve onlara itaati Resul"e (s.a.a) itaatle aynı bilmiştir. Resulullah"ın (s.a.a) emir ve nehyinin, Allah"ın (c.c) emir ve nehyine ters olduğu düşünülemeyeceği gibi, ululemr"in emri ve nehyi de Resulullah"ın (s.a.a) emir ve yasaklarına ters olmaz. Yoksa çelişki meydana gelir.

  Ehlibeyt dışında, hiç kimse için masumiyet iddiasında bulunulmamıştır.

  Ayetin Ehlibeyt Hakkında İndiğine Dair İp Uçlar

  a) Hakim "Müstedrek"te ve Zehebi "Telhis"te sahih olduğunu belirterek, Hz. Peygamber"den (s.a.a) bir hadis naklederler:

"Kim bana itaat ederse, Allah"a (c.c) itaat etmiştir; ve kim bana karşı gelirse, Allah"a (c.c) karşı çıkmıştır. Kim Ali"ye itaat ederse, aslında bana itaat etmiştir, kim Ali"ye karşı çıkarsa, bana karşı gelmiştir."[6]

  b) Sakaleyn Hadisi, her iki fırka tarafından nakledilmiştir. Yirmiden fazla sahabe onu nakletmiştir. Hz. Peygamber (s.a.a) şöyle buyurmuştur:

  "Eğer kitap ve itretime sarılırsanız, yoldan çıkmazsınız."

  Sakaleyn Hadisi itretin masumiyetine ve ve onlara itaatin farz olduğuna delalet etmektedir.

  c) "On İki Halife" hadisleri "ulu"lemr"den on iki imam ve halife kastedildiğine tanıklık eder.

  Müslim, Sahih"inde Resulullah"tan (s.a.a) şöyle nakleder:

  "Bu emir, size on iki halife gelip geçmeyinceye kadar sona ermez..."[7]

  d) "Şüphe yok ki sen korkutucusun ve her kavim için bir hidayet edici vardır." ayetiyle ilgili olarak Hz. Peygamber"den (s.a.a), "Ben korkutucuyum, Ali de hidayet edicidir." şeklinde hadisler nakledilmiştir.

Ehlisünnet alimlerinden bazıları, "ululemr" ayetinin Emirü"l-Müminin ve Ehlibeyt hakkında nazil olduğunu belirtmişler. Örneğin:

– Allame İbn Hayyan Endülisi, Tabersi"nin tefsirinin dipnotu.[8]

– Allame Nişaburî, Tefsirinde.[9]

– Allame Muhammed Salih Tirmizî.[10]

– Kunduzi Hanefî.[11]

– Hafız Haskani Hanefî.[12]

– Fahr-i Razi.[13]

– Hafız Kazvini.[14]

-----------------------------------------------------------------------------

1- Nisâ, 59.

2- Nahl, 44.

3- Nisâ, 105.

4- el-Mizan, c.4, s.438.

5- Nisâ, 59

6- Tercemetu"l-İmam, İbn Asakir, c.1, s.364-384 ve el-Bidaye ve"n-Nihaye, c.7, s.354.

7- Sahih-i Müslim, İmam Nevevi"nin şerhiyle, c.2, s.201, Kitabu"l-İmare.

8- el-Bahru"l-Muhit, c.3-s.278, Saadet Matbaası, Mısır.

9- Camiu"l-Beyan, c.5-s.79.

10- Menakıbu"l-Murtazavi, s.56.

11- Yenabiu"l-Mevedde, s.134 ve 137.

12- Şevahidu"t-Tenzil, c.1, s.189, hadis: 202-203, 204.

13- Tefsiru"l-Kebir, c.3, s.357.

14- Feraidu"s-Simteyn, c.17, s.314.

 

İMAMET

İmamet Makamı

İmamet İlâhî Bir Makamdır

İmamın İsmeti

İmam, İnsan Vücudundaki Kalbe Benzer

Hz.Ali (a.s)"nın Hz. Resulullah (s.a.a) Tarafından Tayini

HER ZAMAN BİR İMAM VARDIR

MASUM İMAMIN SIFATLARI

 

  • Yazdır

    Arkadaşlarına gönder

    Yorumlar (0)