• Nombre de visites :
  • 1015
  • 5/2/2011
  • Date :

Son Peygamberin Mirası-2

son peygamberin mirası

Hz. Peygamber"in (s.a.a) Kur"ân"ı eksiksiz olarak tebliğ ettiği, günümüzde Müslümanlar arasında elden ele dolaşan Kur"ân"ın Hz. Peygamber (s.a.a) zamanında elden ele dolaşan Kur"ân"ın aynısı olduğu, o Kur"ân"a bir şey eklenmediği gibi hiçbir eksilmeye de uğratılmadığı konusunda bütün Müslümanlar hemfikirdirler.

Sünnete ve nebevî hadise gelince; bu kaynağın sözü beşerî, fakat içeriği ilâhîdir. Temel karakteristiği, tam bir fesahat örneği olmasıdır. Bu metinler Resulullah"ın büyüklüğünü, kemalini, masumluğunu ve ilâhî desteğe mahzar oluşunu somut bir şekilde yansıtmaktadır.

Bundan dolayı Kur"ân-ı Kerim, yasal düzenlemelerin ilk kaynağı ve insanlığın hayatı boyunca ihtiyaç duyacağı bilginin esas pınarıdır. Nitekim yüce Allah şöyle buyuruyor:

"De ki, doğru yol sadece Allah"ın yoludur. Eğer sana gelen bilgiden sonra onların arzularına uyacak olursan, Allah tarafından ne bir dost ve ne bir yardım edici bulamazsın."[1]

Kur"ân-ı Kerim, sünneti ilâhî yasa koyma işleminin ikinci kaynağı saymıştır. Çünkü Hz. Peygamber Kur"ân"ın yorumlayıcısı ve kendisine uyulacak bir örnek olması itibarı ile, onun sünneti Kur"ân"ın ardından ikinci derecede yasa koyma kaynağı kabul edildi ve insanlara onun emirlerine uyup yasakladıklarından kaçınmaları talimatı verildi.[2]

Fakat üzülerek belirtelim ki, Resulullah"ın (s.a.a) sünneti ondan sonra, özellikle ilk halifeler döneminde kötü bir durumla karşı karşıya bırakıldı. Çünkü Ebu Bekir ile Ömer,Resulullah"ın (s.a.a) hadislerinin derlenmesini yasakladılar; hatta bazı sahabîlerin yaptıkları derlemeleri yaktılar. Bu olumsuz tutumun özellikle Ömer tarafından ısrarla savunulan gerekçesi,Kur"ân-ı Kerim"e yönelik titizlikti. Onlara göre hadisleri derlemek ve bunlara önem atfetmek, yavaş yavaş Kur"ân"ı ihmal etmeye veya hadis metinleri ile ayet metinlerinin birbirine karışması ile Kur"ân"ın kaybedilmesine yol açacaktı.

Fakat Ehl-i Beyt, onların bağlıları ve birçok Müslüman Resulullah"ın (s.a.a) sünnetine lâyık olduğu saygı ve kutsallaştırma yaklaşımını sergilediler. Bu yaklaşımı gösterirken ilhamlarını Kur"ân"dan aldılar.

Bunun sonucu olarak bu konuda aralarında hadis ezberleme, birbirine aktarma, derleme ve metinleri karşılaştırma faaliyetlerini yürüttüler. Bütün bu faaliyetleri, derlemeye yönelik resmî yasaklamaya rağmen gerçekleştirdiler.

Öyle anlaşılıyor ki, bu derleme yasağının arkasında söylenenin dışında başka bir gerekçe vardı. Çünkü ileri sürülen gerekçelerin asılsızlığı ortaya çıkmıştı. Nitekim bu yasaklayıcı dönemden sonra bilginler ve halifeler bu yasağa karşı çıkarak hadis derlemeyi teşvik etmeye yöneldiler.


[1]- Bakara, 120

[2]- Nahl, 44; Ahzâb, 21; Haşr, 7

Son Peygamberin Mirası-1

Hz. Muhammed (saa) Evrensel Bir Elçi

Hz. Peygamber’in Sabrı

Resul-i Ekrem ve Tebliğ Metodu

İslam Peygamberi (saa) Ve Kısas

  • Yazdır

    Arkadaşlarına gönder

    Yorumlar (0)