• Nombre de visites :
  • 1554
  • 26/7/2009
  • Date :

Mehdilik ve Küreselleşme (1)

imam mehdi

  Mehdilik doktrininde, Mehdilik konusu bütün yönleriyle ele alınıp incelenmeli ve çeşitli alanlarıyla ilgili   çok dikkatli araştırmalar yapılmalıdır. Gündeme taşınması gereken  önemli konulardan biri, “toplumsal dinamikleri yapılandırma” veya “toplumsal kurumları oluşturma” meselesidir. Bu alan Mehdilik konusunda gerektiği gibi ele alınmamış ve diğer alanlarda olduğu gibi kendi kaderine terk edilmiştir. Halbuki bu konu Mehdilik doktrininin mihverini, eksenini oluşturmaktadır.

İnsanoğlunun bilimsel dallarda ilerleme kaydetmesi, teknoloji ve iletişimde  bunu zirveye ulaştırması  dünyayı küçülterek bir şehir belki de ileride bir köy  halini almasını sağlayacaktır. 

 Küreselleşme diye adlandırılan bu süreç düşünürlerin araştırma yaptıkları en önemli konulardan biridir.

  Küreselleşen bir dünyada inancın ekseni konumundaki Mehdilik doktrininin bireysel inanç yönünden ziyade toplumsal ve evrensel yönü beyan edilmeli, insanlığa armağan edilen bu ilahi idare sisteminin itikadi ve inanç kaynaklarının yanı sıra bilimsel ve günümüz şartlarına göre İslam medeniyeti diliyle açıklanmalıdır.

  Küreselleşme, zatında olumlu bir gelişme ve kaçınılmaz bir gerçektir. Globalizm veya küreselleşmeye sadece bir teori olarak bakmak  yanlıştır.

İlim ve teknolojinin gelişmesi, topluma sunduğu imkanlar ve insanoğlunun akli yeteneklerini kullanma yönünden tekamüle ermesi, küreselleşmeyi zorunlu hale getiriyor. Küreselleşmeyi  insanlık adına ileriye yönelik ümit verici bir adım olarak algılamak gerekir.

  Mehdilik doktrini küreselleşmiş bir dünyada gerçekleşebilir ancak. Evrensel bir adalet devleti kurma hedefine sahip Mehdilik doktrini, bu adalet sistemini bütün bir yeryüzüne hakim kılma hedefini gütmektedir, belli bir ülkeye veya sadece İslam ülkelerine değil. Öyleyse küreselleşmenin, Mehdilik doktrininin ön şartı ve mukaddimesi olarak gerçekleşmesi gerekiyor denilebilir. Globalleşmeye bu açıdan bakıldığında olumlu bir gelişme, gerçekleşmesi gereken bir aşama olduğu söylenebilir.

imam mehdi

  Batı dünyası küreselleşmeyi gündeme getirirken bazı Müslüman düşünürler buna karşı çıkmakta ve bunun savunulmaması gerektiğini dile getirmekte, küreselleşmeyle dünyanın tek kutuplu olacağı ve  Batı dünyasının sultasını kabullenmek anlamına gelebileceği vehmine kapılmakta ve küreselleşme karşıtı düşünceleri yaymaktadırlar. Böyle bir  endişenin oluşmasında Batı’nın mevcut askeri , ekonomik ve medya dalındaki üstünlüğünün  etkili olduğu  söylenebilir.

Ancak Müslüman düşünürlerin yaptıkları hata küreselleşme ile neyin küreselleşeceği konusudur. Maalesef küreselleşmeyi Batı kültürünün dünyaya hakim olması olarak algılamaktadırlar.

Küreselleşme eşittir Batı kültürü olarak değerlendiriyorlar. Halbuki  dikkatli incelenirse küreselleşmenin ortaya çıkması engellenemez ve kaçınılmaz bir gerçek olduğu anlaşılacak ve küreselleşme alanında çaba sarf edilmesi gerektiği görülecektir. Birinci aşamada küreselleşmenin ne olduğu ve kaçınılmazlığı incelenmeli ikinci aşamada ise neyin küreselleştirilmesi gerektiği ele alınmalıdır. Birinci aşama çok açık, gerekli ve kaçınılmaz olduğundan ona değinmeye gerek görmüyoruz. Çünkü İslam’ın asıl hedefi din medeniyetini, dinin evrensel hüküm ve söylemlerini dünyaya hakim kılmak ve küresel bir sistem kurmaktır. Böyle bir sistemin gerçekleşeceğine inanmayan veya bunu bir ütopya olarak gören Müslüman düşünürler, kendi acizliklerini örtbas etmek için küreselleşmeyi Batı kültürünün hakimiyetiyle eş değerde görmekte ve küreselleşmeye karşı çıkmaktadırlar.


İmam Mehdi’nin Hayatına Kısa Bir Bakış (2)

Gaybet Döneminde vuku bulacak Alametler 3

 

  • Yazdır

    Arkadaşlarına gönder

    Yorumlar (0)