• Nombre de visites :
  • 2912
  • 23/8/2010
  • Date :

İran Sanatları-2

MELİLE (TELKÂRÎ) SANATI

melile sanatı

  Bu sanatta altın ya da gümüş teller, sanatçının dikkat ve özeniyle, yapılması düşünülen eşyanın şeklinde ve geleneksel motifler formunda bir araya getirilir.

Pek çok araştırmacının ortak görüşü , İran’ın en eski melile sanatı örneğinin M.Ö. 550 – 330 yıllarına ait olduğu yolundadır. M.Ö. 330 – 224 yılları arasında melile sanatı İran’da dikkate değer ölçüde yaygınlaşmıştı. “Doura Europos”ta ele geçen eserler de buna tanıklık etmektedir.

Meşhur İranolog Arthur Pope “İran Sanatının Şaheserleri” adlı kitabında Rey şehrinde bulunan M.Ö. 12. asırdan kalma melile sanatı eserlerine değinmektedir.

Altın ve gümüşten yapılan melile eserlerin pek çoğu, metallerinin yeniden kullanımı amacıyla eritilmiş olduğundan bugün elimizde çok fazla örnek bulunmamaktadır. Ancak Kaçar Hanedanı döneminden itibaren, melile işi nargile başlıkları, bardak altları, tepsiler ve küpeler görülebilmektedir. Bunların bir kısmı ülke içi ve dışındaki müzelerde, bir kısmı ise özel koleksiyonlarda ya da ailelerin elinde bulunmaktadır.

 Halıhazırda melile sanatı, daha çok altın takıların yapımında kullanıldığı Tahran şehri dışında, Zencan, İsfahan ve Tebriz şehirlerinde revaçtadır.

Ayrıca son 15 yıl zarfında Zencan şehrinde bu sanatın oldukça geliştiği, sanatçı ve zanaatçı sayısının oldukça arttığı ve genellikle tepsi, bardak altlığı, şekerlik vb. olarak üretilen ürünlerin yüksek kalitede olduğu zikredilmeye değer bir noktadır.

KALEMZENİ

kalemzeni

  Metal üzerinde, yontma oyma ve çeşitli demir ya da çelik kalemlere çekiç darbeleri vurarak geleneksel motifleri uygulama sanatına “Kalemzenî” denir. Bu sanatta altın, gümüş, alaşım ve çoğunlukla da bakır olan işlenecek madde üzerine motif çizilip kaleme inen çekiç darbeleri ile nakşedilir. Bazen de kalemzenî ustası zihninde oluşturduğu motifi model olmaksızın direkt olarak uygular.

Desenlerin uygulanmasından önce yumuşak bir metal olan bakırın delinmesini engellemek amacıyla içi ziftle doldurulur ve uygulamadan sonra bu zift boşaltılır. Eğer bir tabak yapılacaksa, tabak büyük bir parça zift kalıbı üzerine yerleştirerek uygulanır.

Her ne kadar, genel olarak bu sanatta kullanılan ve ucunda çeşitli motiflerin oyulmuş olduğu kalemlerin sayısı yüzyirmi olarak zikr edilmiş olsa da kalemzeni ustaları eserlerine çeşitlilik kazandırmak ve yenilikler yaratmak amacıyla, kendilerine özel kalemler de yapmışlardır.

En güzel çiçek ve gül motifleri, yapraklar, kıvrımlar, en zarif güneş motifleri ve diğer geleneksel motifler, bazen de Sadî, Hâfız, Hayyam ve diğer usta şairlerin dizeleri, kalemzenî ustalarının sihirli kalemlerinin ucunda, altın, gümüş, pirinç, bakır vb. üzerinde hayat bulup ölümsüzleşir.

 Kalemzenî sanatının çeşitlerinden biri de “Moşebbekkarî”dir. Bu metotta ana madde kalemzenî sanatıyla şekillendirildikten sonra belirlenen kısımlar oyma tekniğiyle çıkarılır ve eser zarif motifleriyle daha da belirgin bir şekilde ortaya çıkar.Kabartma da kalemzenînin diğer bir türüdür. Bu teknikte sanatkar, eseri üzerinde motif çizme işlemlerini uyguladıktan sonra çekiç yardımıyla motiflerin etrafındaki kısımları çökertir ve nakışlar kabartma olarak belirgin bir şekilde ortaya çıkar.

Bugün İran kalemzenî sanatı İsfahan şehrinde yaşatılmaktadır ve bu sanatın ustaları, her biri kendine has yöntemleri, motifleri ve yaratıcılıkları ile hak ettikleri üne kavuşmuşlardır.


İran Sanatları-1

İran Halısı 2

 

  • Yazdır

    Arkadaşlarına gönder

    Yorumlar (0)