• Nombre de visites :
  • 1794
  • 23/5/2010
  • Date :

İslam"da Kadının Şahsiyeti ve Hicab 8

hicab

  Ehl-i Sünnet'in muasır alimlerinden olan Sabunî de: "Bütün müfessirler cilbabın vücudun tüm âzasını örten bir örtü olduğu  görüşündedirler."[1] diye yazıyor.

  Başka tefsir ve lügat kitaplarında da yukarıdaki manaya benzer manalar geçmektedir.

  Celabib'in anlamını belirlemek için bu kadar araştırmayla yetiniyoruz. Lügatcılar ve müfessirlerin bu kelimeden ne anladıkları aydınlığa kavuşması için yukarıda geçen sözlere dikkat etmek gerekir. Onlardan nakledilen sözlere iyice dikkat edilirse cilbabın baş ve boyunu örten başörtüsünden, başka bir şey olduğu anlaşılmaktadır ki bu, çeşitli örf ve adetlere göre bazen cübbe, bazen çarşaf ve bazen de başka bir şekilde olabilir. Bu elbisenin özelliği, onun dar ve bedene yapışkan olmayıp vücudun güzelliklerini örtecek bir şekilde geniş ve uzun oluşudur. Kadın, bu elbiseyi giyerek kendini yabancı erkeklerin dikkatini çekmiyecek bir hale sokar. Buna göre vücudun hacmini gösteren örtünmenin yeterli olmadığı, vücudun âzasını örtmenin yanısıra, vücudun cazibelerini de örten bir örtünmenin gerekli olduğu ortaya çıkar.

Hicabın Felsefesi

  Önceden de söylediğimiz gibi mezkur ayetin son bölümünde "bu iş onların tanınıp incitilmemeleri için daha uygundur." diye buyurarak örtünmenin felsefesine değinilmiştir. Bunu şöyle açıklayabiliriz: 

  a) Örtünmenin, müslüman kadının saygınlık ve şahsiyetindeki tesiri

  b) Örtünmenin saldırı ve eziyetlerden muhafazadaki rolü

hicab

  Kadın ve erkek, genel insani temeller açısından eşit olmalarına rağmen kadının, kendi türüne mahsus olan incelik ve kibarlığı açısından erkeğe kıyasla hissedilen ve inkâr edilemez bir farkı var. Erkeğin de erkeklik açısından gönül bağlaması ve göz gezdirmesi inkâr edilemeyecek bir gerçektir. Hadislerde "el-mer'etü reyhanetün", yani "Kadın bir çiçektir." diye geçmektedir. Bu, kadının yaratılışı açısından ne kadar ince ve hassas bir yapıya sahip olduğunu göstermektedir. Böyle bir yapıya sahip olan bir varlık eğer gereğince muhafaza edilmezse, aklın ve dinin belirlediği sınırlar dahilinde korunmazsa çiçek gibi solup özelliğini yitirecektir.

  Bu zerafet, incelik ve güzelliği kadına veren ilahî hikmet üzerine kurulu yaratılış sistemi, kadındaki iffet eğilimini daha bir güçlü kılmıştır.

Hadislerden, kadındaki iffet ve hayâ eğiliminin erkektekinin on katı fazla olduğu anlaşılmaktadır. (Mekarim-ül Ahlak, s.238) İşte örtünme bu ilahî fıtratın bir tezahürü ve nişanesi mesabesindedir.

  Elektirik kablosunun iki müsbet ve menfi kutbu çıplak bırakıldığında yangın ve ölüm icad eder. Ama uygun bir şekilde kullanıldığında hayat için gerekli olan birçok araçları devreye sokar. Yine kadın ve erkek arasında sınırsız ilişki kurulur da, bu ilişkiler engellenmezse dünyayı fesad ve felakete sürükler. Ama dini ölçüler çerçevesinde mâkul ve mantığa uygun sınırlamalarla hareket edilirse kadın ve erkek arasındaki ilişkiler  insan neslinin bekâsına, ilerlemesine ve kemala doğru yükselmesine neden olur.

  İklim ve geleneklere uygun bir nevi hicabın bütün asırlarda kadın ve kızlar arasında var olup günümüzde de devam etmesi ve tarihte varlıklarını sürdürebilmiş uygarlıkların sürekli olarak kadın ve erkek arasında belirli sınırlamalar koymaları sözümüzün doğruluğunu gösteren tarihi bir delildir.


 [1]- Revai, c.7, s.378.

İslamda Kadının Şahsiyeti ve Hicab 7

İslamda Kadının Şahsiyeti ve Hicab 6

 

  • Yazdır

    Arkadaşlarına gönder

    Yorumlar (0)