• Nombre de visites :
  • 1811
  • 23/7/2008
  • Date :

Affetmek

kuran

     Allah Teala şöyle buyurmaktadır:

“O takva sahipleri ki, bollukta da darlıkta da Allah için harcarlar; öfkelerini yutarlar ve insanları affederler. Allah da güzel davranışta bulunanları sever.”[1]

“Bir kötülüğün cezası, ona denk bir kötülüktür. Kim bağışlar ve barışı sağlarsa, onun mükafatı Allah’a aittir. Doğrusu O, zalimleri sevmez.”[2]

    Kin beslemek ve inatçılık, hakir ve basit insanların özelliğidir. Tersine yüksek görüşlü, geniş ruhlu ve seviyeli olanlar; özürleri kabul eder, başkalarının hatalarına göz yumar ve kendi şahsi haklarından vazgeçerler. İnsanın yüksek görüşlü olması, başkalarının kalplerindeki sevginin etkenidir. Bu, insanın kendisi için de bir çeşit ruhî lezzettir. Hani derler ki: “Affetmede, intikamda bulunmayan bir lezzet vardır.”

    Affetme, geçinme, göz yumma, başkalarının ku¬sur ve gevşekliklerini görmezlikten gelme, muhabbeti meydana getiren etkenler olup başkalarının güzel görmesine, vefalı olmasına ve sevgiyle kalmasına yol açar.

    İmam Seccad (a.s), “Mekarim’ul-Ahlâk” adlı duasında Allah (c.c)’dan şöyle istemektedir:

“Allah’ım! Ayaklarımı sabit ve sağlam kıl ki, halis olmayan ve hıyanet edenlere karşı, hayırlarını isteyen bir şekilde davranayım, benden yüz çevirene iyilik yapayım, benden esirgeyene bağışta bulunayım, benimle ilişkisini kesenle irtibat kurayım, gıybetimi yapanı iyilikle anayım, başarı nasip et ki iyiliğe karşı teşekkür edebileyim ve… Kötülüğe göz yumayım ve ondan vazgeçeyim.”[3]

    Bunların her biri, sosyal ilişkilerde birer parlak cevherdir. Bunları dil ile söylemek kolaydır, ancak onlarla amel etmek çok zordur. Yüksek bir azim ve güzel bir manevi yapıya olanların dışında kimse uygulayamaz. Bu konularda başarı Allah’tan isten¬melidir.

    Bu konuda Allah Resulü (s.a.a) şöyle buyurmuştur:

“Şüphesiz Allah bağışlayıcıdır ve bağışlamayı sever.”[4]

    Hakeza Allah Resulü (s.a.a) şöyle buyurmuştur:

“Her kim Müslümanın sürçmesini affederse Allah da kıyamet günü onun sürçmesini affeder.”[5]

     İmam Sadık (a.s) şöyle buyurmuştur:

“Biz öyle bir Ehl-i Beyt’iz ki mürüvvetimiz bize zulmeden kimseyi bağışlamaktır.”[6]

    Allah Resulü (s.a.a):

“İnsanların hatalarını görmezlikten gelin ki Allah da onunla cehennem azabını sizden defetsin.”[7]

Ali (a.s): “Az bağışlamak, ayıpların en çirkinidir; intikam hususunda acele etmek ise günahların en büyüğüdür.”[8]

Hakeza Ali (a.s): “İnsanların en kötüsü, sürçmeleri affetmeyen ve ayıpları örtmeyendir.”[9]

İmam Sadık (a.s): “Affetmek, cezalandırmaksızın, kabalık göstermeksizin ve kınamaksızın olmalıdır.”[10]

-----------------------------------------------------------------------------------

[1] Âl-i İmran/134

[2] Şûrâ/40

[3] Sahife-i Seccadiye, 20. Dua

[4] Mizan’ul-Hikme, c. 6, s. 367

[5] a.g.e

[6] a.g.e

[7] Mizan’ul-Hikme, c. 6, s. 368-370

[8] a.g.e

[9] a.g.e

[10] a.g.e

 

BARIŞ VE GÜVENLİĞİN KAYNAĞI:

Rabbimiz Resulünü Bizlere Nasıl Örnek Gösteriyor?

Hz. İbrahim'in Güzel Ahlakı

Allah Kibirlenenleri Sevmez!

KUR'AN AHLAKI-ALLAH'TAN KORKMAK

Münkerden Sakındırma

Alçakgönüllülük

DOĞRULUK

AZGINLIĞIN BAŞI :KİBİR

İNSANLARI GÜZEL DAVRANIŞLARINIZLA DOĞRU YOLA DAVET EDİN  

  • Yazdır

    Arkadaşlarına gönder

    Yorumlar (0)