• Nombre de visites :
  • 4943
  • 13/4/2013
  • Date :

Velayet-i Fakih Şehid Mutahhari’nin Bakış Açısından(13.Bölüm)

velayet-i fakih şehid mutahhari’nin bakış açısından

Şehid Mutahhari geçmişteki İslami hareketlerin acı tecrübelerinden ibret alarak zafere ulaştıktan sonra onu eksik halde bırakıp bu hareketlerin liderliği bırakmayı sözkonusu hareketlerin büyük bir zaafı olduğunu hatırlatıp din alimlerini bir daha bu yanlışları tekrar etmemeleri hakkında uyarıyor.

Maalesef ‘Son yüzyılda İslami kalkınmaların tarihi’ kitabı din alimlerinin liderlikte bir eksikliklerini göstermektedir: Din alimleri liderlik ettiği hareketleri zafere ulaşana kadar getirip ondan sonra onu bırakıp kendi işlerinin peşine gitmişler ve böylece onların işinin yararından başkaları ve Bazen ise düşmanlar faydalanmışlar.

Şehid Mutahhari Şii din alimlerinin çabasıyla zafere ulaşan Irak Hareketine ve İran Meşrutiyet Hareketine işaret edip İranın şimdiki İslami Kalkınması hakkında şöyle yazıyor:

Şimdi duyarlı insanlarda bu kaygı uyanmaya başlamıştır ki, acaba din alimleri yine kendi işlerini yarımcık mı bırakacaklar? (1)

Bu yerli ve zamanında uyarıların yüzünden ve İmam Humeyni ile Ayetullah Hamenei’nin ondan sonraki usluca liderliği sonucunda geçmişteki acı hatıralar tekrar olunmadı ve komplolar biri Diğerünün peşinden açığa çıkarılıp etkisiz hale getirildi. Düşmanın yaygın biçimde iç ve dış baskın ve saldırılarına rağmen din alimleri kalkınmanın ağır liderlik sorumluluğuna devam etmiş ve edeceklerdir.

Şehid Mutahhari açıkça bildiriyor ki, yalnız liderliğe layık insanlar duyarlı ve taahhütlü din alimlerinin başlattığı harekete liderlik edebilirler ve geçmişte din alimlerinin hareketleri devam etmekten vaz geçmelerini bir büyük eksiklik ve belâ gibi saymaktadır. Aynı halde Şehid Mutahhari din alimlerine kalkınmaya güçlüce liderlik etmeleri için becerikleri edinmeye ve eksiklikleri gidermeye tavsiyede bulunmaktadır. Bunların hepsi şunu göstermektedir ki, liderlik konumunda olan fakih ve şer’i hâkim için, yol göstermekten ilave gözetim ve toplumsal işleri yönetim anlamında liderlik de gereklidir; yoksa sadece tavsiye ve yol göstermek için daha fazla becerikler ve yetenekler edinmekte bir gerek yoktur.

Bu yüzden şüphesiz Şehid Mutahhari’nin kastettiği Velayet-i fakih sadece gözetim ve yol göstermekten ibaret değil liderlik ve toplumsal işleri yönetmektir. Böyle bir liderlik konumundaki lider kurallar uyarınca atamalar ve işten çıkarma işlemleri, yeterlilik konularını belirlemek, kanun dışı işleri durdurma, fesat ve sapıntıları önlemek ve millet ile düzen maslahatlarını gözönünde bulundurarak önemli kararlar konusunda liderlik ve Velayet gücünü kullanabilir.

Kısacası, Velayet-i fakihin anlamı ne diktatörlük ve kendi başınalıktır ve ne de gerekli olarak bütün işlere direk olarak karışmak. Şer’i hâkim ve veliyy-i fakihin makamı yol göstermek, liderlik ve yönetimdir. Bu anlamda Velayet-i fakih ne işlere direk karışmak anlamında ve ne de onları tamamen bırakma anlamındadır çünkü böyle bir durum akıllıca olmayacaktır.


1-         Son Yüz yılda İslami Kalkınmalar/ s.95, 96

  • Yazdır

    Arkadaşlarına gönder

    Yorumlar (0)